Venezuela ve Küba liberal ekonomik restorasyon ilan etti

Maduro “dolarizasyon”u resmen kabul etti ve hatta bunun halk için faydalı olduğunu belirtti Küba’daki reform ise parasal düzenleme ile sınırlı değil. Başta eğitim, sağlık ve gıda yardımı olmak üzere sübvansiyonlarda büyük indirimlere gidiliyor. Bunların her iki ülke halkı ve rejimi için uzun vadeli sonuçları olacak.

 

ÖZGÜR UYANIK

14 Ocak 2001 günü “Alo Başkan” programında halkın karşısına geçen “Comandante” Chávez 2011’e kadar geçecek dönemi Venezuela’nın “gümüş on yılı” olarak ilan etmişti. 2011-2021 yılları arası ise “altın on yıl”  olacaktı.

Chávez 2021 yılını hedef gösteren bu sözlerini on yıl içinde altmış beş konuşmasında tekrar etmiş.

Bolivarcı Devrim’in lideri 2021’de Venezuela’nın tam bağımsızlığına kavuşacağı öngörüsünde bulunuyordu.  

Ve O artık aramızda olmasa da Venezuela Bolivarcı yönetim altında 2021 senesine vardı.

HANİ DEVLETÇİLİK YÜKSELİYORDU?

12 Ocak günü Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro, muhalefetin olmadığı, Ulusal Meclis’i açtı.

Başkan Maduro beş yıl sonra ilk kez geldiği mecliste yaptığı konuşmada “Comandante”nin gümüş ve altın on yıllarından bahsetmedi. Grafiklerle devlet gelirlerinin nasıl yüzde 99 düştüğünü gösterdi.

Maduro bu açıklamaları yaptıktan sonra ülkesinde “dolarizasyon”u resmen kabul etti ve hatta bunun halk için faydalı olduğunu belirtti.

“Venezuela ekonomisini kurtarmak için döviz kullanımı önemli. Ulusal ticarette dolarizasyonun ülke ekonomisini hafifletmek için bir kaçış valfi olduğunu düşünüyorum.”

Maduro yeni dönemde bankalarda döviz hesabı açılabileceğini ve döviz üzerinden kartla alışveriş yapılabileceğini ilan etti.

ABD doları, ulusal para Bolivar karşısında geçen yılı 992 bin seviyesinde kapatmıştı. Maduro konuşurken ise 1 ABD Doları 1.5 milyon Bolivar’dan işlem görüyordu.

Yapılan hesaplamalara göre Venezuela piyasasında 2 milyar dolar dolaşıyor ve ticaretin yüzde 60’ı dolarla yapılıyor. Maduro’nun açıklaması ülkede ulusal paranın değil ABD dolarının egemen olduğunun resmi ağızdan itirafıydı.

2020 dolarizasyon yılıydı. Göçmen Venezuelalılar ülkede kalan ailelerine 2 milyar dolar para göndermişler. Maduro’nun halka faydalı dediği şey buydu. Fakat geçen yıl Bolivar yüzde 94 değer kaybetti. Bu yılın ilk iki haftasında ise değer kaybı yüzde 32’ye ulaştı. 2020 enflasyonu ise yüzde 1858 oldu.

Venezuela’da beş kişilik bir ailenin asgari mutfak masrafı 188 dolarken asgari ücret 2 dolardan daha azına tekabül ediyor. Bir öğretmen maaşı ise 5 dolar bile değil.

KÜBA’DA DEVALÜASYON

Yeni yıla kapitalist restorasyon programıyla giren tek sosyalist ülke Venezuela değil.

Küba’da dönüşümün başladığını 10 Aralıkta Devlet Başkanı Miguel Diaz-Canel ilan etmişti. 1 Ocak itibarıyla Küba’da ikili para birimi kaldırıldı ve 1 ABD Doları 24 Küba Peso’suna eşitlendi.

Bunun anlamı Küba parasının yüzde 2400 devalüe olması demekti.

Daha önce Küba’ya yatırım yapacak yabancı sermaye ile kurulacak şirketin yüzde 51 hissesinin Küba Devleti’nin elinde olma zorunluluğu vardı. Bu tip karma şirket sermayesi, 1 ABD Dolarına karşılık 1 CUP olarak ayarlanıyordu. Bu devalüasyon eskiden 1 ABD Doları 1 CUC (Konvertibl Küba Peso’su) üzerinden dış ortaklıklara giden devlet şirketlerinin değerini de aynı oranda düşürdü. 

Yeni yılda elektrik ve su gibi servislerde yüzde 600, genel tüketim ürünlerinde yüzde 1200’e varan zamlar yapıldı.

Buna karşılık Küba yönetimi asgari ücrete yüzde 525 zam yaptı.

Fakat Küba’daki reform parasal düzenleme ile sınırlı değil. Başta eğitim, sağlık ve gıda yardımı olmak üzere sübvansiyonlarda büyük indirimlere gidiliyor.  

Reformlardan sorumlu Uygulama ve Geliştirme Komisyon Başkanı Marino Murillo Jorge altmış yıllık sosyalizmin klasik iktisadın hükümlerini yürürlükten kaldırmadığını açıkça ifade etti. Murillo Kübalıları “servet yaratmadan dağıtılamayacağı”   konusunda uyardı.

REFORMLAR YENİ ANAYASANIN SONUCU

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Feito Cabrera, öğretmenlere meslekte geçirdikleri yıl üzerinden belirlenen maaş sisteminin kaldırılacağı ve bunun yerine iş sektöründe uygulananlara benzer performansa veya farklı bir derecelendirmeye dayanan sisteme geçileceğini açıkladı.

Zaten Murillo da çalışanların maaşlarının hizmet yılına göre değil “performansa” göre artacağı bir ücretlendirme sistemi üzerinde çalıştıklarını açıklamıştı.

Ekonomi Bakanlığı da yapmış olan Murillo, GSYİH’nın yaklaşık yüzde 20’si olan bütçe açığına dikkat çekti. “Bütçe açığının en büyük riski enflasyondur, çünkü reel ekonominin yaratmadığı parayı sokaklara taşıyor” diye uyardı.

Bu sözler belki bizim gibi uluslararası piyasayla güçlü bağlara sahip ülkelerde alışıldık sayılabilir ama Küba’da tamamen yeni bir dile işaret ediyor.

Reformlar kapitalist özel mülkiyeti yasallaştıran 2019’da halka onaylatılan yeni anayasanın bir sonucu. Alınan önlemlerin devletin ekonomideki rolünü zayıflatacağı ve dolara erişimi olan varlıklı sektörleri güçlendireceğini şimdiden söyleyebiliriz.

Geçtiğimiz yılın Temmuz ayı itibariyle kartla satın alımların sağlanması, dolar vergisinin kaldırılması ve dövize açılma gibi liberalleşme adımları hayata geçirilmişti.

UZUN VADELİ SONUÇLARI OLACAK

Sonuç olarak 62 yıllık sosyalizmden sonra Küba ve 20 yıllık bir deneyin ardından Venezuela bir dizi önemli kapitalist reform başlattı.

Venezuela 2020’de 480 bin ton pirinç, mısır gibi tahıl ürünü yetiştirmiş. Bu rakam ülkenin 1958’de ürettiği tahıla eşdeğer.

Yarım asrı çoktan deviren Küba halen temel ihtiyaç ürünlerinin çoğunu dışarıdan almak zorunda.

Şimdi bu iki ülkede ekonomik modellerin işlemediğini bizzat uygulayıcılarından işitiyoruz.

Bunun her iki ülke halkı ve rejimi için uzun vadeli sonuçları olacak.

Ayrıca sosyalist deneylerin ana gerekçesi olan halkçı uygulamaların terk edilmesinin uluslararası planda bu devrimleri savunanlar açısından yıkıcı bir etki yaratacağı öngörüsünde bulunabiliriz.