‘Sürtük’ Kafası

Kadın olanı, kancayı bir kişiye takar, tüm topluma değil. Kadın olanı amacı uğruna çevresini harcar, ülkesini değil. Kadın olanı hedefine ulaştıktan sonra sakinler, açgözlülük etmez. Kadın olanı açık oynar, belli eder kendini; erkek olanı dini kullanır molla sanırsın, siyaseti kullanır alim sanırsın

 

 

EMİNE SUPÇİN

Geçmiş gün, iki kadın oturmuş, gıcık olduğumuz bir başka kadının canını sıkmanın yollarını düşünüyorduk.

Hani şu bakışı, yürüyüşü, göz süzüşü ile tüm seksapalitesini kullanarak çevresindeki erkekleri kendine meftun; kadınları da ifrit eden bildik birine sinir oluyorduk. İşvesiyle evli üniversite hocamızı tavlamış, adam karısından boşanmış ve daha okul bitmeden evlenmişlerdi. Ders hocamızın eski eşi de bizim fakültedeydi ve için için ona acıyorduk.

Nasıl etmeli veya ne söylemeli de yuva dağıtan şu yellozun bir şekilde canını sıkmalıydık?

Aklıma ilk gelen vazgeçtiği kariyeri oldu elbette.

“Canını sıkacaksak, ‘Keşke okulu bırakmasaydın. Belki de Harvard’da mastırını yapar hatta orada yükselirdin,’ diyelim.”

Arkadaşım yüzüme şaşkınlıkla baktı ve bir yandan “İşte bu Harvard kafası,” diyor bir yandan da karnını tutarak gülüyordu.  Benden daha pratik düşünebilen bir insandı kendisi. Gülmesine hakim olmayı başardı sonunda ve sen söyle o zaman diyen bakışlarıma yanıt verdi.

“Çok basit. Harvard kafasıyla değil, sürtük kafasıyla düşüneceksin.”

“Yani?”

Söyleyeceği şeyi gerçekten merak ediyordum. Çünkü aradaki değerlendirme ölçütü farkı dev boyuttaydı. 

“Gerçekten çok basit. ‘Dün kocanı hoş bir kızla şu kafede gördüm, acaba öğrencilerinden biri miydi?’ deyiver yeter.”

İçinde sürtük geçen tek anımı anlattım, fakat çooook sürtük gördüm. Sürtükler ikiye ayrılır. Kadın olanları ve erkek olanları. Aralarında da devasa farklar vardır.

Örneğin kadın olanı, kancayı bir kişiye takar, tüm topluma değil. Kadın olanı amacı uğruna çevresini harcar, ülkesini değil. Kadın olanı hedefine ulaştıktan sonra sakinler, açgözlülük etmez. Kadın olanı açık oynar, belli eder kendini; erkek olanı dini kullanır molla sanırsın, siyaseti kullanır alim sanırsın.  

İlle de hiçbir kadın sürtük, bir erkek sürtük kadar tehlikeli değildir. Çünkü insanlık tarihi, hiçbir kadın sürtüğün bir ülkeyi ele geçirip despotluk yaptığına şahitlik etmemiştir.

Erkek sürtüğü görünce, kadına bin kere kurban olursun, o derece!

Harvard kafasıyla değil, sürtük kafasıyla düşünmeli ve asıl sürtükten öyle kurtulmalıyız…

Ne dersiniz? “Senin saf oğlanı, Bay Kemal’le görmüşler” mi desek? 🙂

 

paylaşmak için