Şeytanın avukatları!

Para tatlı geliyor. ‘Hukuk herkese lazım’ diyorlar! Böyle diyorlar ama FETÖ’cüleri savunmak karşılığında Mercedes sahibi olanlar bile var! Doktor hastasını seçemez, seçmemelidir. “Hipokrat yemini” etmiştir. Ama sen bir doktor değil, avukatsın!

 

 

 

HİKMET ÇİÇEK 

Fethullah Gülen, Latif Erdoğan tarafından kaleme alınan ve 12 Mart 1971 dönemini anlattığı “Küçük Dünyam” adı kitapta  (Doğan Kitap, 1995) şöyle der:

“Yakın daireden davaya bakan insanlar vardı; ancak ben buna karşı çıktım. Onların bu davaya girmesi, mevhum suçu tescil etmek olurdu. Başka avukat, ortadan insanlar bulalım, davayı onlar takip etsinler, dedim. Ancak bu sözümü dinletemedim. Ve onların girmesiyle mahkeme tamamen arkadaşların aleyhine işledi.”

Gülen, sözünü şimdi dinletti!

FETÖ, şimdi yargılanan örgüt militanları için sol kesimin tanınmış avukatlarına yöneldi. Kesenin ağzını açtı. Bunun için “Himmet Kasası”ndan milyarlık bütçe ayrıldı. Bu para sadece avukat ücretleri için değil, çeşitli “masraflar” için de kullanılacak.

Ekranlarda FETÖ’ye demediklerini bırakmıyorlar, mahkemelerde ise FETÖ’cülerin avukatlığını yapıyorlar. Bu ahlaka uygun mu? Sol’la hiçbir bağlantısı olmayan profesyonel avukatlar olsa bir şey denilemez. O tip avukatlar “ben aldığım paraya bakarım” derler ve tecavüzcüden FETÖ’ye, PKK’dan mafyaya, para karşılığı herkesin avukatlığını yaparlar.

Şimdi FETÖ davalarını yakından izleyenler farklı bir tablo ile karşılaşmaya başladılar. Bu davalarda, FETÖ’nün tanınmış avukatları geri planda kalırken, hukuk çevrelerinde sosyalist, Kemalist, liberal olarak tanınan kişilerin öne çıkmaya başladığı görüldü.

‘Kullanışlı aptallar’

Ergenekon ve benzeri kumpaslarda sanıkları savunan, hatta sanık olan bazı avukatlar şimdi FETÖ’cüleri savunmaya başladılar. Bu avukatlara astronomik ücretler verildiği öğrenildi.

Bugün artık biliyoruz. Bu tip insanlara “kullanılmış aptallar”, bu eyleme de “kullanışlı aptallık” deniliyor. Ve “kullanışlı aptallar”ın sayıları tahmin ettiğimizden çok daha fazla.

Şeytanın avukatları

Goethe, sadece Almanya’nın değil, dünyanın en önemli dehalarından biridir. Faust, Goethe’nin 18 yaşındayken yazmaya başlayarak ancak seksen üç yaşındayken bitirebildiği söylenen ünlü eseridir. Faust’un konusu şeytanla iddiaya giren bir adamın öyküsüdür. Faust, şeytanla pazarlık eden bir adamdır.

Şimdi FETÖ avukatlığına soyunan “solcu”lar da ruhlarını para karşılığında şeytana satmışlardır.

‘Hukuk herkese lazım’ edebiyatı

Çağdaş Hukukçular Derneği’nde bir toplantı yapılıyor. FETÖ davalarını kabul edip etmeme tartışılıyor. Orta yol bulunuyor: “Cinayete karışmayan FETÖ’cüler savunulur!” Para tatlı geliyor. Teklifi kabul edenler  ‘Hukuk herkese lazım’ diyorlar! Böyle diyorlar ama FETÖ’cüleri savunmak karşılığında Mercedes sahibi olanlar bile var!

Doktor hastasını seçemez, seçmemelidir. “Hipokrat yemini” etmiştir. Ama sen bir doktor değil, avukatsın!

Sevgiyle, saygıyla andığımız Halit Çelenk, Deniz Gezmiş’in avukatıydı. Halit ağabey FETÖ’nün avukatlığını yapar mıydı?

Vatan Partisi’nin iki genel başkan yardımcısı!

Avukat Vural Ergül’ün ortaya attığı iddiayı, Vatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı Nusret Senem doğruladı ve “Sicili temiz olanların dosyasını aldık” dedi. Genel Başkan Doğu Perinçek’in açıklaması ise, “FETÖ’yle mücadelenin bir parçası” şeklinde oldu.

Independet Türkçe’den Can Bursalı’nın 23 Temmuz 2020 günlü haberi şöyle:

Vatan Partisi Genel Başkan Yardımcıları Nusret Senem ve Mehmet Cengiz’in, 15 Temmuz darbe girişimine katıldığı iddiasıyla yargılanan eski subaylara açılan FETÖ davalarında avukatlık yaptığı ortaya çıktı.

Senem ve Cengiz’in FETÖ davalarında avukatlık yaptığına ilişkin iddiayı, Ergenekon davası döneminde birlikte sanık müdafiiliği yaptıkları avukat Vural Ergül ortaya attı. Senem, iddiayı doğruladı ve “Uygun gördüğümüz dosyaları alıyoruz” dedi. Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek de, Vatan Partili avukatların FETÖ davalarında dosya almalarının FETÖ’yle mücadelenin bir parçası olduğunu belirtti.

Ergenekon davasında sanıkların avukatlığını yapan Vural Ergül, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, Vatan Partisi’nin hukukçu iki genel başkan yardımcısı Nusret Senem ve Mehmet Cengiz’in, FETÖ davalarında avukatlık yaptığı iddiasını gündeme getirmişti.

‘Bu davaları gelişi güzel almıyoruz’

Independent Türkçe, Ergül’ün iddiasını Nusret Senem ve Doğu Perinçek’e sordu. Nusret Senem, konuyla ilgili şu açıklamayı yaptı:

“Her türlü mağduriyete uğradığını söyleyen kişiye yardımcı olmaya çalıştık. Ben FETÖ Çatı davasında ve Genelkurmay Çatı davasında Doğu Perinçek adına müdahil vekiliyim. Birkaç tane de sanığın müdafiiliğini yapıyoruz. Bir tanesi partimizin üyesi bir arkadaşımızın kardeşi. Bir tanesi de parti üyemizin oğlu. Bunlarla ilgili araştırmalar yaptık. Bu davaları gelişi güzel almıyoruz. Aldıklarımızdan biri, 15 Temmuz gecesi emrindeki ZPT ile FETÖ’cülerin helikopterine ateş açıp uzaklaştıran ve bariyerleri yıkıp polise teslim olan bir üsteğmen. Böyle bariz olaylar dolayısıyla, mağdur olan bir kaç arkadaşımızın avukatlığını yapıyoruz… FETÖ’yle mücadeleyi bir bütün olarak yürüten insanlardan biriyim… Bu yüzden önüme gelen her davayı almıyorum” ifadelerini kullandı.

Partinin ve kendisinin bilgisi dışında Vatan Partili avukatların FETÖ davası almadığını ifade eden Senem, “Araştırıyoruz, uygunsa alıyoruz. Bu, partimizin politikasının gereğidir.” dedi.

“Genel Başkanımız Doğu Perinçek’in emriyle, mağdur olduğuna inandığımız kişilerin davalarında görev alıyoruz” diyerek sözlerine devam eden avukat Senem, mağduriyetlerde sanık müdafiiliği yapmalarının da FETÖ’yle mücadelenin bir parçası olarak gördüklerini de belirtti.

“İtirafçı olanların ya da bizim ikna ettiğimiz ve ‘İtirafçı olursan davana bakarız’ dediğimiz bir kaç kişinin avukatlığını yapmışızdır” diyen Senem, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kara, deniz ve havacı yaverlerinin tahliye edilmesine de değindi:

“Yaverler örgütü diye bir şey yok. Başyaver darbenin karargahındaydı ama diğer yaverlerin 15 Temmuz’la bağlantısı yoktu. Tamamen, algıya kurban gittiler. Kendilerini anlatana kadar 4 yıl geçti. Tahliyelerine sosyal medyada yazılıp çizilenler nedeniyle savcılık itiraz etti. Ama mahkeme itirazı kabul etmedi.”

Senem’in ardından, Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek de Independet Türkçe’ye konuştu. Perinçek’in sözleri şöyle:

“Nusret Senem ve Mehmet Cengiz ne yapıyorsa doğru yapıyor. Biz FETÖ’yle 50 yıl savaşıp onları yere vurduk, onları mahvettik. Yaptıkları iş de FETÖ’yle mücadelenin bir parçasıdır.”

Nusret Senem’in sözlerini  tekrar hatırlatalım:

“Bu davaları gelişi güzel almıyoruz… Mağdur olan bir kaç arkadaşımızın avukatlığını yapıyoruz… FETÖ’yle mücadeleyi bir bütün olarak yürüten insanlardan biriyim… Önüme gelen her davayı almıyorum… Araştırıyoruz, uygunsa alıyoruz. Bu, partimizin politikasının gereğidir…  Adım kadar emin olmadığım bir şeye imza atmadım”

Ah para sen nelere kadirsin!

Vatan Partisi’nin FETÖ ile mücadelesi hafızalara kazınmıştı. FETÖ kumpası nedeniyle başta Vatan Partisi Genel Başkanı olmak üzere çok sayıda yönetici yıllarca hapis yatmıştı.

Perinçek, FETÖ’ye karşı Vatan Partisi’nin verdiği mücadelenin belirleyici olduğuna sürekli dikkat çekmişti.

Peki ya şimdi?

Bu partinin genel başkan yardımcıları ve bazı üyeleri FETÖ davalarına savunma avukatı olarak katılmaktadırlar. Sırf FETÖ’nün bol keseden dağıttığı paraları almak için. FETÖ’den valiz dolusu para almak bir parti suçu değil midir?

Vatan Partisi Genel Başkan Yardımcıları Avukat Mehmet Cengiz ile Avukat Nusret Senem’in FETÖ sanıklarının avukatlığını yaptıklarını yazmayan kalmadı. Belgeler açıklandı.

“Biz itirafçıları, suçsuz olduğuna inandığımız kişileri savunuyoruz” demeleri koca bir yalandır.

Darbe girişimi sırasında Jandarma Genel Komutanlığı baskınında 8 kişi öldürüldü. Kurmay Yarbay Yasin Kayabaşı 8 kez ağırlaştırılmış müebbete mahkum edildi. Yasin Kayabaşı’nın avukatı Özgür Emre Ateş. Ateş’i Kayabaşı’nın avukatı olarak yetkili kılanın Mehmet Cengiz olduğunun belgesi yayımlandı.

15 Temmuz’daki darbe girişimi sırasında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Marmaris’te kaldığı otele saldırı düzenleyenlerden eski pilot üsteğmen Haydar Murat Özden 3 kez ömür boyu hapis cezası aldı.

Haydar Murat Özden’in avukatı Mehmet Cengiz’di!

Aynı davada üç kez ömür boyu hapis cezası alan pilot üsteğmen Bora Polat’ın avukatı ise Nusret Senem’di!

Nusret Senem yaptığı açıklamada FETÖ’cülerin avukatlığını genel başkanın talimatıyla üstlendiklerini söyledi. FETÖ’cüleri savunmak avukatların bireysel kararı değil fakat Parti kararıdır.

FETÖ’cülerin davalarının üstlenilmemesi için Hasan Basri Özbey’in uyarısıyla Nusret Senem’in genelge yayınlamasına karşın buna uyulmamıştır. Uymayan Nusret Senem’in kendisidir! Bu genelge Parti arşivindedir.

Değer mi para için FETÖ’cüleri savunmak? Değer mi FETÖ’cülerin kirli parasını Vatan Partililerin kursaklarına sokmak?

FETÖ’cüleri savunarak mı, onlardan aldığınız paralarla mı “vatan savaşı” vereceksiniz?

FETÖ avukatlığı, Vatan Partisi’nin en ağır suçlarından birisidir. Bir gün mutlaka hesabı sorulacaktır!

 

PAYLAŞMANIZ İÇİN