Ordu, vesayet, darbe derken kimse bunları yazmadı…

Can acıtan eşitsiz, kayırmacı ve şaibeli mevcut uygulamalar karşısında da sesini ilk yükseltmesi gereken TSK’nin profesyonel kadrolarının olması gerekmez miydi?

CAFER YILDIRIM
cfryildirim@hotmail.com

Birçok meydana diktiğimiz “Meçhul Asker” anıtında somutlaşmış olan belleğimizdeki Mehmetçik imajı yoksa artık parçalanıp dağılacak mı?

Binlerce yıllık kültürün yoğura yoğura granitleştirdiği o vatan sembolü de içinde yaşadığımız çağın yenik değerler ansiklopedisinde mi yerini alacak?

Paralı askerlik uygulamaları; hastanelerde yüksek zümrenin, askerȋ ve sivil bürokratların, iktidar sahibi siyasetçilerin çocukları için verilen “çürük raporları”; rüşvetle belirlenmiş askerlik mekânları; sınır boylarında, dağ geçitlerinde, Anadolu’nun ücra köşelerinde, namus saydığı vatan görevini yapan Mehmetçik’in sevgi, şefkat, merhamet, güven ve itibar atmosferindeki varlığına halel getirebilir mi?

Benim içtenlikli ve açık cevabım tabii ki hayırdır.

MEHMETÇİK İMAJINI SULANDIRMA

Ne var ki paralı askerlik, çürük raporları, rüşvetle yer belirleme uygulamalarının ve can pazarında at koşturan bütün diğer hilelerin Mehmetçik imajını sulandırma potansiyeli içerdiği de bir gerçektir.

Bu potansiyeli bertaraf etmek için olduğu kadar can acıtan eşitsiz, kayırmacı ve şaibeli mevcut uygulamalar karşısında da sesini ilk yükseltmesi gereken TSK’nin profesyonel kadrolarının olması gerekmez miydi?

Mehmetçik üzerinden en fazla şan ve şeref elde edenler, varlıklarını seçkin bir şekilde sürdürme olanağına kavuşanlar onlar değil midir? Tabii ki kurmaylar sınıfından söz ediyorum. Tam olarak kastettiğim ise en üst yönetim kademesidir.

HANGİ ORDUEVİNDE YEMEK YİYEBİLMİŞ

Fakat bu kurum ve bu kurumu oluşturan kadrolar Milli Mücadele ve Cumhuriyet’in ihtilal ruhuyla yoğrulan yıllarının dışında hiçbir zaman Mehmetçik’e yakın olmamıştır. Bunlar Mehmet’e doğru yöneldiklerinde ise onu en bayatından hamasetle ödüllendirmekten daha ciddi bir faaliyet içine girmemişlerdir. Mehmet üzerine onca övgülerine, alkış rağbetlerine rağmen hiçbir zaman kendi sahip oldukları ayrıcalıklara Mehmet’i dâhil etmemişlerdir.

Mesela diyelim ve soralım: Mehmet hangi orduevinde masa açmış ve rakı içmiştir? Geçtik, Mehmet hangi orduevinde yemek yeme hakkına sahip olabilmiştir? 

CİHAN PARÇASI

Ama bütün orduevlerini silip süpüren, mutfağında soğan soyan, patates doğrayan da ondan başkası olmamıştır.

Kamu alanında birinin sahip olduklarından diğeri de yararlanamıyorsa bu durum, o “biri”nin ayrıcalıklı olduğu anlamına gelir.

Aslında izaha ihtiyaç da yoktur. Bütün Anadolu bilir askerlik yapmanın ne anlama geldiğini. Demeçlerin dilinde yere göğe konulamayan Mehmet’in kendisinden beklenenin sadece itaat olduğu, itaat ettiği oranda başının sıvazlandığı da herkesin bildiği bir gerçektir.

Bütün bu nedenlerledir ki Mehmet, kendi biriktirdikleriyle oluşmuş bir masumiyet değeridir. Ayrıcalıklar alanının dışındaki cihan parçasıdır.