‘Ne Söyledi Bu?’

İşte Bakan Koca’nın gözlerinde ve karşısındakine yalvarırcasına bakışlarında kendimi gördüm. “Lütfen yapma,” diyordu. “İncitme beni bunca insan içinde.” Gözlerindeki saf korkuydu, saygı değil

 

EMİNE SUPÇİN

Hiç hayatınızda bir üstünüzden ya da eşinizden, sevgilinizden korktunuz mu? Bakışları ve sözleriyle orada öylece duruyor olmasına rağmen sanki üstünüze yürüyormuş gibi hissettiniz mi? Psikolojik baskısı yüzünden olduğunuz yere çakılıp kalarak ve acınası bakışlarla ve hatta yalvarırcasına bunu kesmesini dilediniz mi?

Konuyla ilgili videoyu izlediğim andan beri düşünüyorum.  (Link aşağıda) Acaba ben böylesi bir duruma maruz kalmış mıydım? Çünkü herkesin içinde, basın mensuplarının gözleri önünde meydana geldi o tahammül edilmez hakaretamiz olay. Ve ben çok etkilendim. Hayatlarımızda birbirine benzer milyonlarca anı vardır fakat bazıları öyle izler bırakır ki başka bir zamanda başka biri onu yaşarken sizi geriye o âna döndürür ve aynı duygu durumunu yeniden yaşatır. Peki ben?

İşte Bakan Koca’nın gözlerinde ve karşısındakine yalvarırcasına bakışlarında kendimi gördüm. “Lütfen yapma,” diyordu. “İncitme beni bunca insan içinde.” Gözleri bunu söylerken, ağzından “Sizden izinsiz söyler miyim?” ifadesi dökülüyordu. Gözlerindeki saf korkuydu, saygı değil. Zaten korktuğun kişiye saygı duymazsın. Saygı, zariftir; korkuyla işi olmaz.

Korku denen namussuz, insanı yer bitirir. Ne isyan edebilirsin ne istifa. Öyle ki görevden affını istemeyi bile bu korku buldurmuş olmalı bizimkilere. Biliyorsunuz ha bire affını istiyor Merkez Bankası başkanları.

Kocasından korkan kadınlar gördüm, karısından korkan adamlar. Şöyle azıcık direnir gibi yaptıkları an, diğeri gözleri ile öyle korku salardı ki sadece izleyici olsan bile dehşete kapılırdın. Ki o korkuya maruz kalanların elleri ayakları kesilir, boyunları bükülürdü. Acırdım…

Şunu net biliyorum: Bir gün memleketteki garabet korku iklimi değiştiğinde, bugün o korkudan etkilenenler ağır bir travma geçirecekler. Çünkü travma geçirebilmek için bile olayın sonlanması gerekir. Sona yaklaşırken daha korkutucu olanlara karşı hepimiz dikkatli olmalıyız. Ayrıca şunu iyi bilmek gerekir ki korku iklimi yaratanların insana saygısı olmadığı gibi, korkutmaktan başka sergileyebilecekleri hiçbir yaklaşımları olmadığından öyle davranırlar. Ve en önemlisi asıl kendileri altlarına edecek kadar çok korkuyorlardır. 

İstiklal Marşımızın ilk sözünü anımsatmayacağım. Onu herkes yapıyor. Hani bir ara “Susma, sustukça sıra sana gelecek,” sloganı vardı ya, onun gibi, “Korkma, korktukça zayıflarsın!”

Bana gelince, poposunda sağ ayağımın tekme izi ile çektirip gitti. 🙂 Fakat nasıl etkilediyse, yaşattığı an, videoda karşıma çıktı. Bakan Koca’nın yerinde olsam tumturaklı bir istifa ile görevi bırakırım. Var ya, bir anda ulusalcılar da dahil memleketin sevgilisi olur çıkar. Çünkü korkuya ilk başkaldıran kişi onurunu taşıyacaktır.

Yapar mı?

Cık…

***

Bir kez daha izlemeniz için:
https://www.youtube.com/watch?v=_qYK_8gQLG8&t=183s

 

PAYLAŞMANIZ İÇİN