Montrö Bölge ve Dünya Barışının Sigortasıdır

Bu hafta Rusya’nın Ankara Büyükelçisi Aleksey Yerhov, Montrö Sözleşmesi tartışmalarına, “Değiştirilmesi söz konusu değil” diyerek katıldı. Bu bir ikaz olarak da düşünülebilir. Karadeniz’de Ukrayna-Rusya geriliminin arttığı bu dönemde ABD’nin Yunanistan Dedeağaç’taki tahkimatına Rusya’ya bir gözdağı olarak da bakılabilir. Sonuç olarak Karadeniz’i sıcak bir yaz bekliyor

 

DR. ABDULLAH KÖKTÜRK

Bu hafta emekli amirallerin imzaladığı bildiri tartışması ile başladı. AKP iktidarının bir müddet daha ‘politik psikoloji’nin amaçlarına uygun bir şekilde bildiriyi gündemde tutacağı görülüyor.

Bildiri üzerine bazı çekincelerim olmasına rağmen, anayasanın fikir ve düşünce açıklama özgürlüğünün emekli büyükelçiler kadar emekli askerleri de kapsadığını düşünüyorum. Bu özgürlüğün engellenmeye çalışmasının anayasaya aykırılık oluşturduğunu savunanlardanım.

Bildiriyi imzalayanların çoğunu tanıyorum. İçlerinde sınıf arkadaşlarım ve akademik meslektaşlarım da var. Bu konuda tabi ki söyleyeceklerim var. Ancak bildiride bulunan ve tartışma yaratan birçok konuya bu yazıda değinmek istemiyorum. Bunun sebebi hem soruşturmanın devam etmesi, hem de bu tip konularda konunun üzerinden bir müddet geçmesinin daha soğukkanlı olarak analiz edilmesini kolaylaştıracağını düşünmem. 

Bildiriyi başka bir yazıda daha derinlemesine inceleme dileği ile, bu yazıda bildiride de konu edilen ‘Montreux (Montrö) Boğazlar Sözleşmesi’ üzerinde duracağım.

Montrö Boğazların Kilididir ve Bu Kilit Türkiye’dedir

1936 yılında Bulgaristan, Fransa, İngiltere, Avustralya, Yunanistan, Japonya, Romanya, Sovyetler Birliği, Yugoslavya ve Türkiye’nin dahil olduğu 10 ülke tarafından imzalanan sözleşme, Türkiye’ye İstanbul ve Çanakkale boğazları üzerinde kontrol ve boğazlardan geçecek savaş gemilerinin geçişini düzenleme hakkı vermiştir. Lozan Anlaşması ile Uluslararası bir komisyona verilmiş bulunan boğazların kontrolü bu sözleşme ile Türkiye’ye iade edilmiştir.

Bu sözleşme gereği Karadeniz’e savaş gemisi çıkaracak ülkeler Türkiye’ye bilgi vermek ve  gemilerini Karadeniz’de 21 günden fazla bulundurmamak zorundadırlar. Karadeniz’e çıkacak gemi sayısı ve tonajları da bu sözleşme ile sınırlandırılmıştır. Boğazlardan denizaltı ve uçak gemisi geçişi de bu sözleşme gereği mümkün değildir. Yani Montrö boğazların kilididir ve bu kilit Türkiye’dedir.

ABD Montrö’yü Engel Görüyor

Uzun zamandır ABD dünyada tek filo bulunduramadığı deniz olan Karadeniz’de sürekli savaş gemilerini bulundurma isteğinde. Ancak ABD Donanması’nın Karadeniz’de konuşlandırılması ve Boğazlar’dan geçişinin önündeki en büyük engel Montrö Boğazlar Sözleşmesi olarak gözükmektedir.

Son günlerde artan Ukrayna Rusya gerginliği de ABD ve NATO’yu daha agresif yapmıştır. Karayip Denizi’ndeki Porto Riko kadar ABD’ye bağlı Romanya, Karadeniz’de bu ülkenin en büyük müttefikidir. ABD, Montrö imzacısı Romanya’yı kullanarak sözleşmenin değiştirilmesini talep ettirebilir.

Türkiye Rusya ile Birlikte Hareket Ederse Montrö Değiştirilemiyor

Monrö Sözleşmesi’nin 29ncu maddesine göre; Sözleşmenin yürürlüğe girmesinden başlayarak her beş yıllık dönemin sona ermesinde, imzacı ülkelerden herhangi biri, Sözleşmenin bir ya da birkaç hükmünün değiştirilmesini önerme girişiminde bulunabilme hakkına sahiptir. Tonaj sınırı maddeleri için ¾ çoğunluk, sözleşmedeki diğer maddelerin değiştirilmesi için ise oy birliği gerekmekte. Tonaj sınırı için gerekli ¾ çoğunluk Karadeniz kıyısı olan imzacı ülkeleri kapsıyor. Bunlar Bulgaristan, Romanya, Türkiye ve Rusya. Yani bunun için Türkiye’nin ABD tarafında olması yeterli. Ancak Türkiye, Rusya ile beraber hareket ettiği taktirde bu madde de değiştirilemiyor.

2021 Kasım ayında Montrö’nün yürürlüğe girmesinden itibaren 17nci 5 yıllık dönem bitiyor. Yani değişiklik teklif etme yılı. Değişiklik yapmayı isteyen ülke yine 29. Maddeye göre, imzacı her ülkeye bu 5 yıllık dönem bitmeden 3 ay önce değişiklik isteğini bildirmek zorunda. Bu da 2021 Temmuz ayına denk geliyor. Eğer 2021 Temmuz sonuna kadar değişiklik teklifi yapılmaz ise, süre 2026 yılına kadar uzayacak. Montrö üzerindeki tartışmaların bir yönü de bu.

Rusya: “Montrö’nün Değiştirilmesi Söz Konusu Değil

 Bu hafta Rusya’nın Ankara Büyükelçisi Aleksey Yerhov, Montrö Sözleşmesi tartışmalarına, “Değiştirilmesi söz konusu değil” diyerek katıldı. Bu bir ikaz olarak da düşünülebilir.

AKP Hükümeti her ne kadar Kanal İstanbul’un Montrö’yü etkilemeyeceğini söylese ve Rusya’da bunu tekrarlasa da, eğer yapılırsa Kanal İstanbul’un Montrö üzerinde de tartışma yaratması olasılık dahilinde.

Karadeniz’de Ukrayna-Rusya geriliminin arttığı bu dönemde ABD’nin Yunanistan Dedeağaç’taki tahkimatına Rusya’ya bir gözdağı olarak da bakılabilir. Sonuç olarak Karadeniz’i sıcak bir yaz bekliyor.

Türkiye Montrö Konusunda Rusya İle Birlikte Hareket Etmeli

Sonuç olarak, Türkiye’nin milli menfaatleri gereği, çıkarlarını en iyi şekilde koruyan ve Boğazlar üzerinde tam egemenlik tesis eden Montrö’nün değiştirilmesi veya feshi girişimlerine karşı kararlı bir şekilde direnmesi, bunu yaparken Rusya ile birlikte hareket etmesinin yanı sıra, ABD’nin de Karadeniz politikalarında tam anlamıyla saf dışı bırakılmasının yerinde olacağını değerlendiriyorum.

 

 

PAYLAŞMANIZ İÇİN