Çanakkale İl Umumi Hıfzıssıhha Kurulu’nca kesilen bu cezanın ruhsatı uzatılmadığı halde alanı terk etmeyen Alamosgold’a kesilmemesi hayli ilginç.
Çanakkale İl Umumi Hıfzıssıhha Kurulu’nca kesilen cezanın komik gerekçesi hayli komik “toplum düzenini, genel ahlakı, genel sağlığını, çevreyi ve ekonomik düzeni bozmak” olurken, nöbetçiler “Bir kabahat varsa doğayı korumayanların, suç varsa doğayı katleden şirketlerindir” dediler.
Alamosgold’un Kazdağları’ndaki altın madeni projesine karşı yaklaşık 300 gündür çadır nöbeti tutan doğaseverler, alanı terk etmeleri için ellerinden geleni yapan yetkililerin hemen her gün bir başka uygulamasıyla karşılaşıyorlar.
20 Nisan’da Çanakkale Orman Müdürlüğü’nce coronavirüs salgınına karşı il hıfzıssıhha müdürlüğünün önlemleri gerekçe gösterilerek alanı boşaltması istenen Kirazlı nöbetçilerine bu kez de aynı gerekçelerle idari para cezası kesildi. 8 Mayıs’ta Kabahatler kanunu’na dayandırılarak tebliğ edilen cezanın gerekçesi ise hayli komik: çevreyi korumak! Hıfzıssıhha, işi gücü bırakmış, binlerce dönüm ormanın katledilmesine karşı aylardır direnen doğaseverlere yağdırdığı para cezasını çevreyi korumak gerekçesine dayandırıyor.
Gizli ve açık tehditlerle, tacizlerle, para cezalarıyla yıldırılmaya çalışılan doğaseverler ise yaptıkları açıklamada “kabahatli değiliz, Kazdağları’nı savunuyoruz” dediler.
Kirazlı nöbetçilerinin facebook’daki Heryerkazdağları sayfasında paylaştıkaları açıklama şöyle:
“8 Mayıs 2020 tarihinde Çanakkale İl Umumi Hıfzıssıhha Kurulu’nun, ormanlarda piknik yapmanın, konaklamanın, drone uçurmanın yasaklanmasını içeren kararı gereğince, Kazdağları nöbetimize kişi başı günlük 3.180 liradan 4 gün üst üste, toplamda 57.240 lira idari para cezası kesilmiştir. Bizler, daha önce de belirttiğimiz gibi pandemi süresince her türlü önlemi almış ve kendimizi bu alanda izole etmiştik. Buna rağmen valilik tarafından idari yaptırım cezaları Kabahatler Kanununun 5326 sayılı maddesi gereğince kesilmiştir. 5326 sayılı madde şöyle diyor;
“Toplum düzenini, genel ahlakı, genel sağlığı, ÇEVREYİ, ekonomik düzeni korumak amacıyla idari yaptırım kararlarının yerine getirilmesine ilişkin esaslar ve kabahatler tanımlanmıştır.”
Bizler anayasanın 56. maddesinin her yurttaşa verdiği sağlıklı bir çevrede yaşama hakkını ve çevreyi koruma göreviyle, 288 gündür, havamızı, suyumuzu, toprağımızı yani ÇEVREMİZİ korumak için buradayız, çadırlarımızla nöbetteyiz. Bu eylemimizle hem sağlığı, hem de çevreyi koruyarak ahlaklı davranıyor, toplum düzenini ve yaşamını koruyoruz. Ayrıca ekonomik düzeni tarıma dayalı olan bölgenin vahşi madencilik ile yok edilmemesini istiyoruz. Dolayısıyla 5326 sayılı Kabahatler Kanununa aksi yönde hareket etmiyor, bir kabahat işlemiyoruz. Hakkımızda kesilmiş bu idari para cezalarının iptal edilmesi için itirazlarımızı yapacağız.
Tekrar söylüyoruz; biz burada PİKNİK yapmıyoruz. Biz Kaz Dağlarımız ve burada yaşayan milyonlarca can, açgözlü şirketler tarafından katledilmesin diye NÖBET tutuyoruz. Bir KABAHAT varsa bu bunca talana izin vererek doğayı korumayanların, bir SUÇ varsa bu da doğayı katleden ŞİRKETlerindir”
