Güle Güle Orhan Savaşçı

Hava Yüzbaşı Orhan Savaşçı, Hava Teğmen Saffet Alp ve birçok yüzbaşı, üsteğmen ve teğmenin katılımı ile Hava Harp Okulu’nda düzenlenen toplantıyla Türk Silahlı Kuvvetleri içinde havacı subaylarla  örgüt kurma kararı alınmıştı

 

HİKMET ÇİÇEK

THKP-C MK Üyesi, devrimci Havacı Yüzbaşı Orhan Savaşçı yaşamını yitirdi. Uzun süredir kanserle mücadele eden Savaşçı 21 Temmuz sabahı Stockholm’de hayatını kaybetti.

Kardeşi Gülten Savaşçı sayesinde Mahir Çayan ile tanışmıştı. Ankara Üniversitesi Fizik bölümü öğrencisi ve Fen Fakültesi Öğrenci Birliği başkanı olan Gülten Savaşçı 1966 yılında SBF Fikir Kulübü başkanı Mahir Çayan ile tanışmış, 1968 yılında nişanlanmış ve 12 Ağustos 1970 günü Ankara’da evlenmişlerdi.

Savaşçı, askerler arasında devrimci düşünceler etrafında şekillenen bir yapı olan Hava Kuvvetleri Proleter Devrimci Örgütü kurucularındandı. THKP-C’nin kurulma sürecinde askerleri temsilen kurulan ilk Genel Komite içinde yer alan askeriye kökenli tek isimdi.

Orhan Savaşçı’yı Niğde Cezaevi’nde tanımıştım. 12 Mart Muhtırası sonrasında 16 Şubat 1972 tarihinde tutuklanmış ve 2. THKP-C davasında yargılanmıştı. Önce idam, sonra müebbet hapis cezasına çarptırılmış, 1979 yılında infaz yasasıyla hapisten çıktıktan sonra yurtdışına gitmişti.

En sağda Ertuğrul Kürkçü, Orhan Savaşçı, Mehmet İnceli, Yılmaz Güney, Mustafa Baykara… THKP-C Davası yargılanmalarında

Büyük firar

“Mesele Teslim Olmamakta” kitabının yazarı Atilla Özsever Savaşçı’yı şöyle anlatıyor:

“Subay çıktıktan sonra görev yaptığımız kışlada bizim gibi düşünen subay arkadaşlarımızla da ilişki kurduk, örgütsel bir birliktelik sürecini girdik. Bu bağlamda havacı subaylarla da ilişkimiz oldu. Hava Yüzbaşı Orhan Savaşçı, THKP-C liderlerinden Mahir Çayan’ın kayınbiraderiydi. THKP-C ile ilişkim bu vesileyle oldu.

“Orhan Savaşçı, Mahir’lerin cezaevinden kaçmayı planladıklarını, içeriyle bu irtibatın nasıl sağlanacağını sormuştu. Bu konuda yardımımız oldu. Savaşçı, daha sonra Mahir’lerin tünel kazdıklarını ancak tünel çıkışında yine Tugay’ın sınırları içinde kalacakları için Ankara asfaltına (bugünkü E-5 karayoluna) kadar olan bölgenin bir krokisinin olması gerektiğini söyledi. Ben de iki arkadaşla birlikte 2. Zırhlı Tugay’ın Ankara asfaltına bakan bir yerinde sütre gerisine yatıp dürbünle araziyi gözlemleyerek kroki çizdim ve bu krokiyi daha sonra Mahir’lere ulaştırdık. Fakat Mahir’ler akşamüstü tünelden çıkış yaptıklarında havanın kararması ve tabii ki firar olayının heyecanı içerisinde bizim çizdiğimiz krokiden pek yararlanamamışlar, Ankara asfaltına başka bir yerden inmişler. Sonra da daha önceden bildikleri evlere gitmişler.”

Orhan Savaşçı benim gibi Ankara Kurtuluş Lisesi mezunuydu. Daha sonra, 1958 yılında Hava Harp Okulu’na girmiş, Ağustos 1960’ta Pilot Teğmen rütbesiyle mezun olmuştu.

Proleter Devrimci Örgütü

1969 Haziran ayında, Hava Yüzbaşı Orhan Savaşçı, Hava Teğmen Saffet Alp ve birçok yüzbaşı, üsteğmen ve teğmenin katılımı ile Hava Harp Okulu’nda düzenlenen toplantıyla Türk Silahlı Kuvvetleri içinde havacı subaylarla kurulan ilişkilerin merkezi bir yapıya kavuşturulması amacıyla oy birliği ile örgüt kurma kararı alınmıştı.

Bu toplantı sonucu Hava Kuvvetleri Proleter Devrimci Örgütü kurulmuştu. Bu örgüt bir süre sonra Mahir Çayan ile ilişkiye girecek ve 1970 yılı sonunda Ankara’da Türkiye Halk Kurtuluş Partisi-Cephesi’nin örgütü ile birleşecekti. Orhan Savaşı THKP-C’nin kurulma sürecinde askerleri temsilen kurulan ilk Genel Komite içinde yer alan askeriye kökenli tek isimdi.

Savaşçı, THKP-C ile ilgili anılarını, İlbay Kahraman ile yaptığı söyleşiyle 2015’te Cepheden Anılar ismiyle kitaplaştırmıştı.

‘Orhan Savaşçı’yla tanışınca asker imajı tersyüz oldu’

Kitabın sunuşunda İlbay Kahraman, Orhan savaşçı için şöyle diyor:

“O yıllarda asker denilince asık suratlı, karşısındaki insanı aşağılayan, sert mizaçlı insanlar anlaşılırdı. Orhan Savaşçı ile tanışıp, onun mütevazı ve nazik tavırlarını gördüğümde kafamdaki asker imajı tersyüz oldu.”

“Bu kitabın iki yılı geçkin bir sürede hazırlanmasında onun kılı kırk yaran ve ‘Kimseye haksızlık yapılmasın’ anlayışının, her şeyi olabildiğince belgelere dayandırmasının etkisi vardır.”

Kitapta, Uğur Mumcu’nun 1978’de Niğde Cezaevi’nde çok sayıda devrimci ile yaptığı ve sonradan kitaplaştırdığı röportajlardan biri de Orhan Savaşçı ile yapılanı.

 Dikmen Toplantısı

Orhan Savaşçı 9 Mart 1971 sol darbe girişimi ile ilişkilerini iki aşamada anlatıyor.

İlk 1971 yılının Mart ayının ilk günlerinde Ankara’da Dikmen’de yapılan toplantıda aldıkları tavır. İlbay Kahraman’ın “Askeri darbe ile ilgili Dikmende (Ankara) bir toplantı organize edilmiş, bu toplantıdan haberiniz var mıydı” sorusuna şöyle yanıt veriyor:

“Evet. 1971 Mart ayı başlarında Ankara, Dikmende bir evde Sarp Kuray ve arkadaşlarının düzenlediği bir toplantı yapıldı. Bu toplantıya sanıyorum o dönemde var olan sosyalist grupların hemen hepsi katılmıştır. Konu, beklenen askeri darbenin desteklenmesi üzerine bir tartışmaydı. Kurtuluş Grubu olarak bu toplantıya Dev-Genç’ten iki kişi (Sinan Kazım Özüdoğru, Şaban İba) havacı subaylardan iki kişi (Salih Veyisoğlu, Mazhar Ataç) olmak üzere dört arkadaşımızı gönderdik. Konu Büklüm Sokaktaki evde konuşulduğu için biliyorum. Toplantıda darbenin desteklenmesi önerisini arkadaşlarımız “Darbe ister sağ ister sol etiketli olsun biz desteklemiyoruz” dedikleri için kısa bir süre sonra toplantıdan ayrılırlar. Bizim açımızdan olay bu.”

Güle güle Orhan Savaşçı.

PAYLAŞMAK İÇİN