Esnaf Siyasetçi Süpermarkete Karşı

AKP iktidarı bugünlerde, her ne kadar büyük marketlere karşı küçük esnafın yanında olduğunu söylese de, küçük esnafın değil zincir marketlerin yanındadır. Zaten zincir market sahiplerine bakarsanız sahiplerinin AKP’li olduklarını, AKP de siyaset yaptıklarını veya Erdoğan iktidarını desteklediklerini görürsünüz

 

DR. ABDULLAH KÖKTÜRK

Yakınlarda kaybettiğimiz usta oyuncu ve yönetmen Ferhan Şensoy’un 1980’lerin başında sergilediği “Kahraman Bakkal Süpermarkete Karşı” oyununda mahallenin bakkal ablasının süpermarketlere karşı verdiği mücadeleyi izlemiştik. Şimdi ise pahalılıktan ve fakirleşmeden sorumlu siyasetçilerin, kasaba esnafı gibi büyük market zincirleri ile sözde mücadelesini izliyoruz.

Esnaf ve Sanatkarlar Sicil Gazetesi verileri bize her ay 10 binin üzerinde esnafın iflas ettiğini gösteriyor. Sadece pandeminin başlangıcından beri iflas eden esnaf sayısı 150 bine yaklaştı.

Türkiye küçük işletmelerin yoğun olduğu bir ülke. İktidarın yanlış ekonomi politikaları yüzünden kan kaybetmekte olan esnaf, pandemi süresince iktidardan destek de göremeyince kepenk kapatmak zorunda kalıyor. 

Zincir Market Bakkaldan Ucuza Satıyor

İktidar pahalılığı marketlere yüklüyor ya. Zincir süpermarketler pahalı mı satıyorlar gerçekten? Kısa bir inceleme yaparsanız, bakkallara göre neredeyse tüm malların marketlerde daha ucuza satıldığını görürsünüz.

Bir defa bu tür marketler sattıkları bazı ürünlerini kendileri üretmekte ya da bir üreticiye özel olarak ürettirmekteler. Böylece başka bir markanın ürünlerini raflarında tutmanın maliyetinden kurtuluyorlar. Ürünlerin maliyetlerini kendileri kontrol edebildikleri ve dağıtımcı vb. aracılarla uğraşmadıkları için de bu özel markaların ürünleri diğerlerinden daha ucuz oluyor. Hatta bu özel üretilen markaların çoğu ucuz fiyatlarıyla müşteriler tarafından tercih ediliyor.

Zincir marketlerin sebze ve meyvede rekabette öne çıkmasının sebebi, bu ürünlerin çoğunu tarlada kapatmaları ve aracıyı ortadan kaldırmalarıdır. İktidarın zincir marketlerde satılan sebze ve meyvelerin önce hale sokulmasının sağlanacağını söylemesi, uygulamada ucuzluk değil pahalılık yaratacaktır. Çünkü araya bir de hal girecek, fiyatlar katlanacaktır.

Bir süper markete girildiğinde alt kattaki raflara pek bakılmaz. Çok satılan ürünlerin yerleri göz hizanızda olan raflardadır. Bu nedenle o rafların bir fiyatı vardır. Alt sıradaki ürünü üreten firma, göz hizanızdaki firmaya kıyasla o market zincirine daha az para ödemiştir. Bu giderler de tüketicilerin ceplerinden çıkmaktadır. Ancak bazı üç harfli zincir marketlerde raf bile yok. Firmalar raf parası adı altında ekstra bir ücret ödemiyorlar. Bu da fiyatları düşürmekte.

Bir mağazadaki hizmet standartları da o mağaza zincirinin ürünleri pahalı satmasına neden olur. Ancak marketlerde gördüğünüz çalışanların sayısı hep aynıdır. Ayrıca bu çalışanlar, koordineli bir şekilde kasadan reyona, depodan temizliğe kadar her şeyden sorumludurlar. Personel giderleri de azalınca mağazanın cebinden çıkan para da azalır.

İktidar Büyük Marketlerin Yanındadır

AKP iktidarı bugünlerde her ne kadar büyük marketlere karşı küçük esnafın yanında olduğunu söylese de, küçük esnafın yanında değil zincir marketlerin yanındadır. Zaten zincir market sahiplerine bakarsanız, AKP’li olduklarını, AKP de siyaset yaptıklarını veya Erdoğan iktidarını desteklediklerini görürsünüz.

Pandemi sokağa çıkma yasaklarında bakkallar kapalı olmasına rağmen zincir marketler açık kaldı. Bu da küçük esnafı tüketti. Ayrıca senelerdir ithal edilen etlerin sadece zincir marketlere verilmesi ile haksız rekabet yaratılarak kasapların zor durumda kalmasına sebep olundu.

Küçük Esnaf Türkiye’de En Sahipsiz Sınıftır

Eskiden esnaf partileri vardı. MHP, CGP (Turhan Feyzioğlu), MSP geleneği, Demokratik Parti (Ferruh Bozbeyli) esnaf lehine de siyaset yaparlar, oylarını da çoğunluk bu kesimden alırlardı. Bugün Saadet Partisi ve birkaç küçük parti dışında esnafın sorunlarını dile getiren, küçük esnaf yanında siyaset yapan parti yoktur.

AKP, MHP, CHP ve İyi Parti sanayi sermayesi lehine siyaset yapan partilerdir. Bugünlerde Meral Akşener ve Kılıçdaroğlu’nun esnaf ziyaretlerine bakıp küçük esnaf lehine siyaset yaptıklarını düşünmeyin. Onlar da en az AKP kadar süpermarket partileridir.

Esnafın dernekleri, odaları ve konfederasyonları da iktidarın yancısıdırlar. Esnaf ve Sanatkârlar Konfederasyonu, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği veya Ticaret Odası Başkanlarının AKP ile ne kadar içli dışlı olduklarını her akşam televizyon ekranlarından da izliyoruz. Esnafın koruyucusu ve kollayıcısı yoktur. Sahipsiz bırakılmıştır. Böyle devam ettiği müddetçe, sermaye tekelleşecek, emek toplumsallaşmaya devam edecektir. Esnaf iflasları sürecek, sermaye zincir marketlerde toplanacaktır. Küçük esnafın çocukları ise zincir marketlerde kasiyer veya tezgahtar olarak proleterleşecektir.

PAYLAŞMANIZ İÇİN