Covid-19 aşı uygulamasında yaşanan sorunlar

Öz olarak belirtmek gerekirse, test sayısı yerinde sayarken aşı sayısı sürünmektedir. Mutasyon söz konusudur, aşılama yavaş ilerlemektedir, aşı tedariği sürekli değildir, test pozitiflik oranı artmaktadır, test sayısı yetersizdir… Bu, yeni bir dalganın habercisi olabilir.

Prof. Dr. GÜLAY MİLLİ LOĞOĞLU

Türkiye’de Covid-19 aşı uygulamalarına 14 Ocak’ta başlandı. En yüksek riskli grupta bulunduklarından ilk aşılanan grubu sağlık çalışanları oluşturdu. Çoğunlukla kendi sağlık merkezlerinde aşılama uygulanan ve işleme yatkın ve organize olduğundan, ilk haftalardaki bu grubun aşılama hızı yüksek oldu ve bir günde aşılanan kişi sayısı ortalama olarak yüz binlerle ifade ediliyordu. Daha sonra, ileri yaşlardan başlamak üzere toplumun diğer kesimlerine (huzurevleri ve bakımevlerindekilere; sırasıyla 90, 85, 80 ve 75 yaş ve üzerindekilere ve eczane çalışanlarına, 70 yaş ve üzerindekilere ve 12 Şubat’tan itibaren de 65 yaş ve üzerindekiler ile sağlık çalışanlarına yönelik ikinci doz) aşı uygulaması başlatıldı; ancak bu süreçte uygulama sayısı giderek azaldı ve 7 Şubat tarihi itibarıyla da günde yaklaşık on binlere kadar geriledi. TC Sağlık Bakanlığı verilerine göre, 16 Şubat 2021 Salı günü itibarıyla ülkemizde uygulanan toplam aşı sayısı 5 milyon 144 bin 160 olarak bildirildi; bunlardan 2. doz uygulama yapılan kişi sayısı ise 721 bin 246 idi.

EN ETKİLİ YOL HIZLI VE YAYGIN AŞILAMA

Toplum bağışıklığının oluşması için nüfusun en az yüzde 60-70’inin, yani ülkemizde en az 60 milyon kişinin bağışıklanması gerektiği göz önünde bulundurulduğunda, bu aşılama hızıyla devam edilmesi durumunda salgının denetlenebilmesi zor görülmekte. Kaldı ki toplum bağışıklığı için yeterli olan yüzde 60 oranı, koruyuculuğu yüzde 90’ın üzerindeki aşılar için geçerli. Türkiye’de uygulanmakta olan Sinovac-CoronaVac’ın koruyuculuğunun yüzde 50,6 olduğu, yani bu aşının hafif enfeksiyonu ve dolayısıyla bulaştırıcılığı engellemediği düşünüldüğünde, toplum bağışıklığının sağlanması için nüfusun yüzde 80’inin aşılanması zorunlu görülmekte. (Sinovac firması Brezilya sonuçlarını kesinleştirdi: Koruyuculuk; genelde yüzde 51, tedavi gerektiren olgular için yüzde 84, hastane yatışı gerektirenler ve ölüm için yüzde 100. Yaşlılar için bu koruyuculuk oranlarının daha düşük olması beklenebilir.) (1,2)

Bu hızla devam edildiğinde, toplum bağışıklığının sağlanması için gereken süre çok uzayacağından (iki doz aşılamaya göre yapılan bazı hesaplamalarda, Türkiye için üç yılı aşan bir süre), salgının denetlenebilmesinin olanaksız olduğu; toplum bağışıklığının sağlanabilmesi için, aşılamanın etkili ve güvenli bir aşıyla, hızla ve yaygın olarak, 3-6 ay içinde yapılması gerektiği de ayrıca bildirilmekte(1). Hızlı ve yaygın aşılama, mutasyon tehlikesinin de önüne geçilebilecek en etkili yol. Bilindiği gibi, daha bulaşıcı olan ve çocukları daha fazla etkileyen İngiltere ve Güney Afrika varyantlarının yanı sıra, Türkiye’ye özgü varyantların ülkemizde de saptandığı bildirildi ve bizde saptanan varyantların kökenlerinin ve davranış biçimlerinin nasıl olacağının henüz bilinmediği açıklandı.

Aşılama hızındaki bu düşmeye ise, olgu/test oranında gelişen bir önceki güne göre artış eşlik etmekte, uygulanan PCR test sayısı ilginç biçimde azalmaktadır; yani salgın her gün şiddetlenirken, test sayısı azalmaktadır. Oysa olgu/test oranı artıyorsa, uygulanan test sayısı da artmalıdır; o halde mevcut durumda, temaslıların taranmadığı, halkın da artık hastanelere test yaptırmak için başvurmadığı düşünülmelidir. Öz olarak belirtmek gerekirse, test sayısı yerinde sayarken aşı sayısı sürünmektedir. Mutasyon söz konusudur, aşılama yavaş ilerlemektedir, aşı tedariği sürekli değildir, test pozitiflik oranı artmaktadır, test sayısı yetersizdir… Bu, yeni bir dalganın habercisi olabilir(3).

AŞIYA ERİŞİM ADALETSİZ

Aşılama hızı dünya ölçeğinde değerlendirildiğinde ise, virüsün mutasyon hızının çok gerisinde kaldığı söylenebilir. Küresel verilere göre, aşılama çalışmaları halen 73 ülkede devam etmektedir; ancak bu aşı uygulamalarının dörtte üçü, küresel GSYH’nin yüzde 60’ını elinde bulunduran 10 ülkede yapılmıştır (DSÖ Direktörü Dr. Ghebreyesus). Burada, yaklaşık 2,5 milyar nüfusu olan 130 ülkede henüz tek bir doz dahi aşı yapılamadığı da not edilmelidir. Ghebreyesus, küresel çapta Covid-19 aşılarındaki bu adaletsiz erişimin özellikle altını çizmiştir. Toparlamak gerekirse; Dünya, ilk dozun uygulandığı 8 Aralık’tan bu yana zaman yitirmektedir; bunun nedeni, bir kişi güvende olmadığında hiçbirimizin güvende olamayacağı gerçeğidir, çünkü artık Dünya çok ‘küçüktür’. Bu küresel verilere göre toplu aşılamada en hızlı ilerleyen ülkeler ise ABD, Çin, AB, İngiltere, İsrail, Hindistan ve Birleşik Arap Emirlikleri olarak bildirilmektedir(4,5).

Bilimin öngördüğü uygun bir aşılama stratejisi geliştirildiğinde, salgın hızı yavaşlamaya başlamakta, hastaneye yatış oranlarında da ciddi düşüşler görülmektedir. Söz gelimi toplumun yüzde 65’ini en az bir doz aşılayan İsrail’de, aşı etkinliğinin başlamasından bu yana günlük olgu sayısı yüzde 53 azalmış, hastaneye yatışlarda ve ağır olgularda düşüş başlamıştır(1).

VİRÜS DİRENİYOR

Ülkemizdeki duruma tekrar dönersek; 65 yaş ve üstü grubun aşılanmasına başlandığı 12 Şubat Cuma günü öğleden sonra, aşı randevuları için başvurulan MHRS (Merkezi Hekim Randevu Sistemi) çökmüş, 182 No’lu hattan ulaşılması da olanaksız hale gelmiştir. Sağlık Bakanlığı 13 Şubat Cumartesi günü aldığı bir kararla, Pazartesi gününden itibaren Aile Hekimleri için önceden alınan randevulara ek olarak 36’şar aşı randevusu daha açmıştır. Bu ek randevularla bazı merkezlerde birçok sıkıntının yaşanacağı açıktır. Aile hekimlerinin görevinin sadece Covid-19 aşılaması yapmak olmadığı, her aşılanacak kişinin kaydı, hastalık sorgulaması, öykü alınması ve aşılama sonrasındaki yarım saatlik gözlem de düşünüldüğünde, yaşanabilecek kaos ortadadır. TTB Aile Hekimliği Kolu Başkanı Dr. Emrah Kırımlı’nın bu konudaki sözleri uyarıcı ve çarpıcıdır: ‘’Üç hekimle görev yaptığımız merkezde Pazartesi öğleden sonra 13:30 ile 16:00 arasına toplam 246 randevu açılmış durumda. Bunlar diğer hastalarımızın aldığı randevularla çakışacak. Aşılama Programı da bir çalışıp bir çalışmıyor, sorun yaratıyor. Vatandaş 182’den randevu alamıyor. İnterneti olmayanlar randevu için bize gelecek. Ebe, hemşire eksiğimiz var. O kadar aşı gelip gelmeyeceğini de bilmiyoruz. Sağlık Bakanlığı’nın sorunları çözmesi lazım. Bütün yükü hekimlerin ve hastaların sırtına atarak salgını geçirdik, aşılamayı da böyle geçiremeyiz. Bu kadar insanı nerede bekleteceğimizi bilmiyoruz. İnsanları dar ve kalabalık alanlarda bekleterek Covid riskini yükseltmek istemiyoruz. Eksik kadroların doldurulması, aşılama merkezlerine hızlıca görevlendirme yapılması gerekiyor…’’

AŞILAMA STRATEJİSİ GELİŞTİRİLMELİ

Bu koşullar altında aşılamanın yavaşlaması virüsün dolaşımına yol veriyor, virüsün dolaşımı mutasyon riskini artırıyor, bu da aşıya direnç olasılığını artırıyor(3). Yani virüs direniyor.

Neler Yapılmalı (3,6,7):

  • Tek aşıya bağımlı kalınmamalı, aşılar çeşitlendirilmeli, nüfusun yüzde 80’i hızla, 3-5 ayda aşılanmalı. Toplum 120 milyon doz aşıyla kesintisiz olarak buluşturularak, toplumsal bağışıklık en kısa sürede sağlanmalıdır.
  • Aşı tedariği sürekli kılınmalı, aşı anlaşmaları kesinleştirilmeli ve halka, sözleşme koşullarını ve her bir dozun maliyetini de içerecek şekilde bilgi verilmelidir; şeffaflık esastır! Ödenen para yurttaşların vergisinden sağlandığı için, bu bir ticari sır değildir! (En az 60 milyon kişiye yetecek kadar olan 120 milyon doz aşıdan bugüne değin sağlanmış olan, partiler halinde toplam 15 milyon dozdur.)
  • Uygun bir aşılama stratejisi geliştirilmelidir. Bu bağlamda gerekiyorsa aşı istasyonları da oluşturulmalı, sağlık görevlileri açısından destek de yapılmalıdır (toplumdaki mevcut potansiyel de harekete geçirilebilir: emekli sağlık görevlileri, tıp öğrencileri, diğer sağlık alanındaki öğrenciler, vs). Her bir aşılama merkezine, aşılanacak kişi sayısına yetecek kadar aşı zamanında ulaştırılmalı; aşılanacak kişi sayısı da, her birine en az 20 dakika süre verilecek şekilde ayarlanmalıdır. Aile hekimlerinin normal muayene, reçete yazma, bebek aşıları, gebe aşıları ve izlemleri gibi görevlerinin de olduğu unutulmamalıdır. Aşılama çalışmalarında mobil sağlık hizmetlerine de gereksinim vardır. Sağlık çalışanları ile vatandaş karşı karşıya getirilmemelidir.
  • Terslik belirginleşerek sürmekte, olgu/test oranı artarken, günlük test sayısı azalmaya devam etmektedir. Test sayısındaki bu azalma, gerçek durumun görülmesini engellemektedir. PCR test sayısı artırılmalıdır.
  • Türkiye’deki mutasyonlara yönelik yapılan genomik dizilim analizlerinin sayısı artırılmalı, bu analizler düzenli olarak yayımlanmalıdır.
  • Tanılamada ve aşılamada bölgesel ve her türlü eşitsizlik giderilmelidir. Bakanlığın illere göre açıkladığı haftalık Covid hızlarına göre, hızın en düşük olduğu yerler Doğu illeri olarak görülmektedir. Bu durumun nedeni olasılıkla, yetersiz tanılamadır (test ve personel sayısının azlığı).

UYGUN BİR PLANLAMAYLA YAPMALI

Öz olarak söylemek gerekirse; Türkiye’de aşı dozlarının yetersizliği, MHRS randevu sistemi ve karekod uygulamasında yaşanan sorunlar ile birinci basamak sağlık hizmetlerinin ihmal edilmesi sonucu, aşılamanın birinci aşaması dahi tamamlanamamıştır; bu hızla devam edildiğinde toplumun 60 milyonluk kesimi ancak iki yılda aşılanabilecektir. Aşılamada da eşitsizlik söz konusudur. Özellikle coğrafi inceleme sonucunda, büyükşehirlerde yüzde 70-90 arasında seyreden 75 yaş ve üstü aşılama oranları, doğu illerinde yüzde 30’un altında seyretmektedir. Tüm bu sorunların kaynağı, yönetici erkin yönetim/organizasyon yetersizliğidir. Sorumlu erk ivedilikle gereğini, uygun bir planlamayla yapmalı, hasta ile hekimi, sağlık çalışanlarını karşı karşıya getirmemelidir.

 


Kaynaklar

1-Türkiye’de aşılama hızı yavaşladı, uzmanlar uyardı: Süreç hızlandırılsın, aşı çeşitlendirilsin. Independent Türkçe, 9 Şubat 2021

2-Sinovac announces Phase III results of its Covid-19 vaccine. 05.02.2021

3-drilkerbelek.blogspot.com

4-DSÖ: Dünya genelinde Covid-19 aşısı olanların sayısı toplam vakayı geçti. Tr.euronews.com 6 Şubat 2021

5-Dünya genelinde koronavirüs aşısı olanların sayısı, hastaları geçti. Sputnik, 3 Şubat 2021

6-Bakanlıktan Aile Hekimlerine hafta sonu golü. sözcü.com.tr.web, 14.02.2021

7-TTB Covid-19 İzleme Kurulu 11. Ay Değerlendirmesi: Birinci Basamak Sağlık Örgütlenmesi Güçlü Olmadan Salgın Yönetilemez. Ttb.org.tr 11.02.2021

8-T.C.Sağlık Bakanlığı Covid-19 bilgilendirme covid19.saglik.gov.tr

 

BEĞENDİYSENİZ LÜTFEN PAYLAŞIR MISINIZ