Bahar ekinoksu… Nevruz sofrasına buyurun dostlar

Bir sofra kuralım; sofrada en az yedi çeşit yeşil yapraklı sebze ve ot olsun. Kanımız sulansın, canımız kanlansın. Ispanak, pazı, kuzukulağı, ısırgan, taze soğan sarımsak, su teresi, gelincik, körmen, çirişotu gibi Mart ayı yeşillikleri ile bazlama, çörek ve börekler ile yumurtalı otlar kavrulup sofraya konsun.

AŞÇI FOK

NURDAN ÇAKIR TEZGİN

Gece ve gündüzün eşitlenip biri diğerine gülümsediği gün 21 Mart  

Yaşamsal öneme sahip zaman döngüsüne neden Kocakarı Takvimi demişiz de eril bir isim koymamışız! Öyle ya, dünyamızda her önemli mevzu hep erkeksidir; Ata tohumu, ata soyu, ermiş dede, baba yadigârı, Tanrının bile (Allah Baba) erkek sıfatıyla anılması, peygamberlerin hep erkek olması, iskelenin bile babalanması varken Kocakarı Takvimi düşündürücü tabi. Her ne kadar Kocakarı takvimine kibarca Halk Takvimi desek de kocakarı bir yerlerden karşımıza hep çıkacaktır. Kocakarı soğukları, kocakarı ilacı, kocakarı fırtınası, kocakarı masalı, kocakarı büyütmesi filan…

KOCAKARI TAKVİMİNE GÖRE DİŞİL-ERİL KIŞKIRTMASI

Kocakarı Takvimi mühim! Çünkü tohum ekimi, koç katımı, harman zamanı, bağbozumu, kuş göçü, fırtına ve aşırı soğuk günler gibi yaşamsal önem taşıyan günlerin dişi tanımı pekâlâ kadının doğurganlık döngüselliğiyle açıklanabilir. Aylık kanama döngüsüne sabitlenmiş yeni yaşam tohumunun ekim ve olgunlaştırma serüveni, dokuz ay on günde doğurma dişinin tekelindeyse mevsimsel döngüye isim vermek zaten doğanın gerçeği. Doğa ana, toprak ana, ana sütü, anadili ve benzeri sözcüklerin mecburiyet yanılgısı olmadığı için kuşkusuz eril düşünceye aferin dememeliyiz. Eril inisiyatif neyse ki bu kadarına izin vermiş!

İşin latifesi bir yana yeni hayatları başlatan verimkâr tabiat ananın üretkenliğini hatırlama zamanıdır. Dişi bilgeliğiyle yol almak 21. Yüzyıl insanına da şifa gibi gelecektir. İnsanına, hayvanına, bitki örtüsüne, dağa taşa tüm dünya canlılarına şifa olsun… 

Eski zamanların kocakarı takvimine göre karakış 90 gündür. Bunun 40 günü zemheri ya da erbain denilen günlerdir, 50 günü de hamsindir. (Cemreler hamsin günleri içindedir.)

 

 21 -22 Aralıkta başlayan zemheri (erbain) 30 – 31Ocakta biter.

30 – 31 Ocakta başlayan hamsin 21 – 22 Martta sona erer.

Fakat karakış bitimiyle yani 21 Mart Nevruz ile başlayan 6 Mayıs Hıdrelleze kadar süren döneme Anadolu kocakarı takviminde “leylek kışı”, “dokuzun dokuzu”, “oğlak kışı” “abril (april) beşi” gibi isimler verilir.

21–22 MART NEVRUZ SOFRASI

İster Mart dokuzu yemeği deyin, ister karakış bitimi, ister bahara hoş geldin sofrası…

Bir sofra kuralım dostlar; sofrada en az yedi çeşit yeşil yapraklı sebze ve ot olsun. Kanımız sulansın, canımız kanlansın. Ispanak, pazı, kuzukulağı, ısırgan, taze soğan sarımsak, su teresi, gelincik, körmen, çirişotu gibi Mart ayı yeşillikleri ile bazlama, çörek ve börekler ile yumurtalı otlar kavrulup sofraya konsun.

Yedi çeşit “S” harfiyle başlayan yiyecek de olsun sofrada; soğan, sarımsak, sirke, salça, susam, sumak, süt. (Farsça alfabenin 15. harfi olan “Sin” harfiyle başlayan yedi yiyecekten kaynaklanan bir Doğu Anadolu geleneği, aynı zamanda İran’da “Haftsin aşı” olarak bilinir.) 

Bir de, kaynamış yumurta ve haşlanmış patates de bahar ekinoksunun simgeleridir. Sofrada taze yapılmış peynir ve yağlı kete gözleme ile yenir. Yanında da taze sarımsak ve yeşil soğan kanı sulandırmak vücudu bahara hazırlamak için olmazsa olmazıdır.

Tatlı olarak kuru üzüm hoşafı, tahin pekmez ve yoğurtlu pekmez öne çıkar. Eski Türklerde on iki hayvanlı eski Türk takviminde, gece ile gündüzün eşitlendiği 21 Mart gününün yılbaşı olarak kabul edilmesi nedeniyle taze buğday çiminin sütüyle sümelek tatlısı yapılır. Azerbaycan Türkleri de Nevruz tatlısı olarak şekerbura isimli kakuleli fındıklı bir kurabiye yaparlar.

Her coğrafya kendi yetiştirdiği ürünleri getirir sofrasına. Batı Anadolu’da incir tatlısı ve fıstıklı helvalar, höşmerimler, reçeller ekinoks sofralarının ağız tadı olarak öne çıkıyorlar.

Şu pandemi döneminde bu satırları okuyorsak ne mutlu bize ki hayattayız. Daha nice baharlara erişmek niyetiyle karakışa güle güle deyip ilkbahara hoş geldin diyelim.

PAYLAŞIM İÇİN