4’üncü Edremit kitap fuarı

Fuarın fiziki konumu birinci kez katıldığımda gördüğüm manzaradan çok ama çok farklıydı. İyi düzenlenmiş. Adeta her şey hesaplanmış. Kalabalık tatil yerlerinde olması gereken şekilde düşünülmüş her şey. Keşke konuşmacılar da siyasi hesaplara, kişisel yakınlıklara ve popülist yaklaşımlara düşülmeden seçilseydi.

HAYRETTİN GEÇKİN

14.Ağustos günü Edremit Kitap Fuarı’ndaydım. Ege Denizi ve kitap denizi ile iç içe olmak güzeldi… Ölmez ağacın altında kitapseverlerle söyleşmek, kitap imzalamak güzeldi…

Aslında yolculuğa çıkacak kadar iyi  hissetmiyordum kendimi. Türkiye Yazarlar Sendikası Balıkesir Temsilcisi Bülent Güldal’ın  Edremit Kitap Fuarı’nda yer almam ve okurlara TYS Standı’nda kitaplarımı imzalamam yönündeki önerisi birden bire silip attı o hissimi. Üzerimdeki ağırlık geçti. Baktım iyiyim. Dünyayı kollarımla saracak kadar iyiyim hem de.

Uzatmayayım, telefonda genç şair arkadaşım doktor Müjdat Güven’in; “benim ilk fuar deneyimim olacak, orada şiir ağabeyim Hayrettin Geçkin’le birlikte olmak istiyorum ” diyen sesiyle Edremit Kitap Fuarı’na katılma düşüncem kendiliğinden karara dönüştü.

Pandemiden ötürü uzun süre dışarı çıkamamanın, bir yere gidememenin uyuşukluğu geride kalmıştı çoktan. Klaros Yayınları da ellerinde kalan kitaplarımdan gönderince keyfim yerine geldi. Kitaplarımı bir güzel yerleştirdim çantama.

Zeynep de sanki böyle bir bahane bekliyormuş gibi düştük yola. İmza gününden bir gün önce ve bir gün sonra dostlarımızla güzel zamanlar geçireceğimizi biliyorduk ikimiz de. İki gece evinde konakladığımız, yüreği şiir dostlarımız Zeliha -Kemal Öztürk çiftini gerçekten çok özlemiştik. Çok özel anlar paylaştık, çok zevkli sohbetler geçti aramızda.  

Eskişehir Jandarma Alay Komutanlığı da yapmış Emekli Jandarma Albay Neşat Eminağaoğlu ile tanışmak; eşi arkadaşımız, dostumuz Nehir Hanımla özlem gidermek bambaşka bir duyguydu. Onlar da günlerdir yolumuzu beklemiş meğer… Neşat Eminağaoğlu’nun Atatürk’e, cumhuriyete olan sevgisi, bağlılığı ama bir o kadar da birikimi dikkat çekmeyecek gibi değildi. Güzel Türkçesi, çok yönlülüğü; sanata, edebiyata yakınlığı çok ama çok memnun etti bizleri. Konukseverlikleri de kuşkusuz…

Çanakkale’ye dönüşümüzde Perihan-Halis Yıldırım çifti de  dostluk, arkadaşlık duygularıyla doldurdular heybelerimizi. Şiiri, edebiyatı, sanatı, mümkün bir dünyayı ve mümkün insan ilişkilerini konuştuk onlarla da. Ruhumuzun çiçeklendiğini söylemeye bile gerek yok.

Keşke gençlik arkadaşım Bekir Güvenç’in de konuğu olacak kadar vaktimiz olsaydı. Onlarla fuar standında buluştuk, ayak üstü de olsa sohbet edebildik. Biraz daha iyileştikten sonra bir sabah kahvaltısında sofralarında bulanacağımızın sözünü verdik kendilerine.

4’üncüsü düzenlenen Edremit Kitap Fuarı’na ikinci kez katılıyordum… Fuarın fiziki konumu birinci kez katıldığımda gördüğüm manzaradan çok ama çok farklıydı. İyi düzenlenmiş. Adeta her şey hesaplanmış… Kalabalık tatil yerlerinde olması gereken şekilde düşünülmüş her şey. Keşke konuşmacılar da siyasi hesaplara, kişisel yakınlıklara ve popülist yaklaşımlara düşülmeden seçilseydi. Özellikle 14 Ağustos akşamı için söylüyorum bunu. O akşam konuşmacılar arasında değerli dostum, ağabeyim Öner Yağcı olmasaydı fuarın bir kitap fuarı mı, bir edebiyat veya sanat ortamı mı yoksa bir şov ortamı mı olduğu konusunda kafamız karışacaktı.

Çok sayıda kitapseverle çok güzel şeyler konuştuk. Öner Yağcı, Nevzat Çelik, Bülent Güldal, Mustafa Işık, Hatice Dökmen gibi çok sayıda yazar ve şair dostla özlem giderdik. Yazarı olduğum Gökkuşağı Dergisi’nin Genel Yönetmeni Burhan Gümüş de fuarda yerini alanlardandı. Onunla da güzel şeyler paylaştık. Ölmez Ağaç’ın altında azımsanmayacak sayıda kitap imzaladım. Dostlarıma kitaplarımdan armağan ettim

Genç Şair kardeşim Müjdat Güven’in ve kendisi gibi hekim olan eşi Berfin’in mutlu oldukları o kadar belliydi ki yüzlerinden. Adeta her ikisinin de gözleri şiir şiirdi. Yaklaşık bir ay önce onların nikah şahidi olmamın, onlara belediye başkanının isteği üzerine evlilik cüzdanlarını benim teslim etmemin keyfini yeniden yaşadık.

Kitapla, şiirle, aşkla dedik…

Yeni kitaplara…

Yeni fuarlara…

PAYLAŞMAK İÇİN