‘Barışın baş düşmanı NATO ve emperyalizmdir’ imza kampanyası

Türkiye’nin NATO üyeliğinden derhal çıkması için kampanya imzaya açıldı.
“Ülkemizdeki tüm NATO ve ABD üsleri kapatılmalı, topraklarımızda NATO ve ABD askeri varlığına izin verilmemelidir.
NATO’nun Ukrayna’daki emperyalist savaşına tek asker, tek kuruş, tek kurşun yok!”

 

 


D
evrimci örgütler ve önde gelen bazı devrimci aydınların girişimiyle “Dünya barışının baş düşmanı NATO ve Emperyalizm” başlıklı metin ve NATO’ya karşı mücadele çağrısı imzaya açıldı. İmza kampanyası 10 Nisan’da basın duyurusuyla halka açıklanacak.

Prof. Dr Korkut Boratav, Prof. Dr  İzzetin Önder,  Prof. Dr.  Ahmet Tonak, Prof. Dr. İzge Günal, Prof. Dr Oğuz Oyan, Prof. Dr. Rıfat Okçabol, Gazeteci Yazar Merdan Yanardağ, Akademisyen Fatih Yaşlı, Türkiye Komünist Hareketi Genel Başkanı Aysel Tekerek ve yazarlarımız Dr. Abdullah Köktürk, Haldun Çubukçu ve Mecit Ünal’ın da imzalarıyla katıldıkları metinin içeriği ise şöyle:

Dünya barışının baş düşmanı NATO ve emperyalizmdir!

Emperyalizmin çıkarlarının daimi bekçisi ve Filistin halkının katili Siyonist İsrail, 2017’deki işbirliği anlaşmasından bu yana NATO’nun Ortadoğu’daki bir parçasıdır.

NATO, dünya üzerinde emperyalist yayılmacılığın askeri gücü ve savaşların baş sorumlusudur.

NATO, Avrupa’da Gladio, Latin Amerika’da ölüm mangaları, Türkiye ‘de işçi sınıfına, emekçi halka karşı Maraş, Çorum, 1 Mayıs katliamlarını, faili meçhulleri işleyen kontrgerilla olarak karşımıza çıkan, bugün Ukrayna’da neo-Nazi çetelerinin, paramiliter/karşı-devrimci yapıların örgütleyicisi ve yöneticisidir. NATO emekçi halkların ve işçi sınıfının baş düşmanıdır.

Putin’in milliyetçi ve devrim düşmanı politikaları NATO karşıtı mücadeleden geri durmamıza sebep olmayacaktır. NATO saldırganlığının karşısında devrimci ve sosyalist bir kuvvet oluşturmak, emperyalizmi nihai yenilgiye uğratacak mücadele yolunu da berraklaştıracaktır.

Emperyalizmin çıkarları adına, Sovyetler Birliği’nin dağılmasından sonra dur durak bilmeden genişleyen ve bünyesine yeni ülkeleri katan NATO yayılmacılığı gayri meşrudur ve buna karşı çıkılmalıdır.

Ülkemizin 1952 yılında NATO’ya üyeliği Türkiye’yi emperyalizme daha bağımlı hale getirmiş ve emperyalist yayılmacılığın parçası yapmıştır. Türkiye’nin NATO üyeliğini de gayri meşru buluyor ve buna karşı çıkıyoruz. 6. Filo askerlerinin denize dökülmesinde sembolleşen Türkiye sosyalist ve devrimci hareketinin, işçi sınıfının ve gençliğinin anti-emperyalist birikim ve geleneğine sahip çıkıyoruz. Emperyalist saldırganlıkla her türlü ortaklığı ve işbirliğini reddediyoruz.

Bu çerçevede,

– Türkiye NATO üyeliğinden derhal çıkmalıdır.

– Ülkemizdeki tüm NATO ve ABD üsleri kapatılmalı, topraklarımızda NATO ve ABD askeri varlığına izin verilmemelidir. 

– NATO’nun Ukrayna’daki emperyalist savaşına tek asker, tek kuruş, tek kurşun yok!

– Montrö Sözleşmesi hükümlerinin delinmesine izin verilmemeli, Karadeniz’e kıyısı olmayan ülkelerin savaş gemilerinin tahrikleri engellenmelidir.

Bizler ülkemizin bu suç örgütünün üyesi olmasını istemiyoruz! Memleketin ve dünyanın geleceği için sorumluluk almak isteyen herkesi Türkiye’nin NATO üyeliğine, ülkemizdeki NATO üslerine ve askeri varlığına karşı mücadele etmeye; NATO’ya karşı aklını, öfkesini ve gücünü birleştirmeye çağırıyoruz!

 

Paylaşmanız için