CHP artık çağdaş demokratik değerlere sarılmalı, sosyal hukuk devletini güçlendirecek adımlar atmalı. Farklılıkların, çeşitliliğin zenginlik olduğu bilinciyle örgütlenmeli.
CHP yine kaynıyor…
İnce’nin başını çektiği bir grup tam da iktidarın her cephede, her alanda sallandığı, iplik iplik değil yumak yumak çözüldüğü bir dönemde kazan kaldırdı.
Herkes elbette parti kurabilir ancak böyle bir dönemde muhalefette iktidarın ekmeğine yağ sürecek her girişim şaibelidir.
İNCE GÜVEN VERMİYOR
Muharrem İnce’nin Kemal Kılıçdaroğlu’ndan farklı olarak sosyal demokrasiden yana olduğunu hiç sanmam. Zira demokrasi bir özgürlük bilincidir; bu bilinç dine karşı ideolojik mücadeleyle yükselir. Din bu yükselen bilince göre kendini yenileştirir ve vicdanda kalır. Muharrem İnce’de böyle bir bilinç göremiyorum. Camide namaz kılarken poz verip yükselmiş değerlere oynayan biri…
Kemal Kılıçdaroğlu bu yükselen değerleri arkasına alarak iktidarı engellemek istedi ama olmadı.
Yani görüntü İnce’nin Kılıçdaroğlu’ndan daha farklı olmadığını, aksine CHP ilkelerine bağlı olsa da bilinç olarak çok geride olduğunu kanıtlıyor. Zaten cumhurbaşkanlığı seçiminde şaibeli tutumuyla sola güven vermiyor.
CHP genel seçimlerde inançlı ve muhafazakar kesime oynadı. Kaybetti. Bundan ders çıkarmak yerine yine aynı kesime oynadı. Bile bile lades dedi yani.
Ve sonuç beklendiği gibi oldu. Yine kaybetti.
GÜN ÇALIŞMA VE İKTİDARA ODAKLANMA GÜNÜ
CHP artık çağdaş demokratik değerlere sarılmalı, sosyal hukuk devletini güçlendirecek adımlar atmalı. Farklılıkların, çeşitliliğin zenginlik olduğu bilinciyle örgütlenmeli.
Türk, Kürt, Zaza, Rum, Ermeni, Yahudi, Azeri, Gürcü, Çerkez, Arap… Sünni, Alevi, Hristiyan, Musevi, Yezidi, Süryani… Bütün bu milletlerin ve inançların tarihi birliğinin devindirici gücünü iyi görmeli. Bu milletlerin, inançların demokratik cumhuriyet sistemi içinde eşit haklara sahip birlikteliğini savunmalı. Bu ilkeyi anayasal bir teminat altına almak için çaba harcamalı. Gücünü bu amaçla göstermeli.
Seçim sonrası muhtemel bir iktidar değişikliğinde çağdaş bir demokrasi için neler yapacağı konusuna yoğunlaşmalı, iktidarın da yapacaklarını engellemek doğrultusunda olabilecek atakları tahmine ve önlemeye odaklanmalı, var gücüyle böyle bir gelecek için çalışmalı, donanmalı, mücadele etmeli.
Muharrem İnce eteğindeki taşları dökmeli, partisi için çalışmalı, Kemal Kılıçdaroğlu partisi dışında mutabakatlar konusunda gösterdiği hassasiyeti Muharrem İnce hakkında da göstermeli.
Gün çalışma ve iktidara odaklanma günüdür zira iktidar artık yürütemiyor. Gemi karaya saplandı ama dümen halen beceriksiz ve yakın tarihiyle kavgalı ekipte.
Kılıçdaroğlu için artık dümeni eline almak zamanı.
Şiirli günler dilerim